Sorularla islamiyet-10->CEVAP: Evet, Arabça'ya itina göstermek İslâm'ın çağırdığı ve teşvik ettiği bir konudur. Çünkü Arabça'yla ilgilenmek ve ona önem vermek İslâm'ın birinci düsturuyla, Kur'an'la ilgilenmek, Kur'an'a ihtimam göstermek demektir. Çünkü Allah Teâlâ bu Kur'an'ı apaçık bir Arabça'yla indirmiştir. Kur'an-ı Kerim Arab belâgatinin eşsiz ve rakipsiz bir örneğidir. Kur'an'ın anlaşılması için Arabça'nın anlaşılmasına ihtiyaç vardır. Arabça'yı bilmezsek Kur'an'ı anlayamayız. Bu sebeple müslümanların Arabça'yla ilgilenmeleri vacibtir.
Ebu Mansur es-Seâlibi en-Neysâbûri'nin Fıkhu'l-Luğa isimli kitabının başında zikrettiği şu ibareyi nakletmek yeterlidir. Orada müellif Arabça'nın konumundan söz ediyor ve şöyle diyor:
Kim Allah'ı seviyorsa Peygamberi Hz. Muhammed'i (s.a) de sever, kim Arab olan Muhammed'i severse Arabları da sever, kim Arab-lan severse Arabçayı da sever. Kitapların en üstünü Kur'an-ı Kerim, Arab ve Arab olmayanların en üstünü Hz. Muhammed'e (s.a) bu lisanla inmiştir. Kim Arabça'yı severse ona ihtimam gösterir, azim ve sabırla onunla meşgul olur, gayretini ona yoğunlaştırır.
Allah kimi İslâm'a hidayet eder, kalbini imana açar ve iç huzuru verirse Hz. Muhammed'in (s.a) en hayırlı peygamber, İslâm'ın en hayırlı din, Arabların en hayırlı millet, [10]Arabçanın en hayırlı lisan ve Arabça'yı anlamaya çalışmanın da dini bir sorumluluk olduğuna inanır. Çünkü Arabça ilmin aracıdır, dinde anlayış sahibi olmanın anahtarıdır, dünya ve ahirette iyi bir konumda olmanın sebebidir. Sonra Arabça öğrenmekten maksat faziletli bir kişiliğe sahip olmak ve bu faziletleri ve fazilete götüren diğer vasıtaları muhafaza etmektir. Suya ulaşmak için kuyu ve kaynak, ateşi yakmak için kibrit ve çakmak ne ise dini öğrenmek için de Arabça odur. Arabçanın özelliklerini kavramak, akıcılığa ve çekiciliğe vakıf olmak, üstünlüklerini ve inceliklerini tanımak, sadece Kur'an'ın i'cazını/eşsizliğini göstermesi, nübüvvetin isbatında pek çok bilgiye vesile olması bile -ki bu imanın esasıdır- yeterli olurdu. Üstelik bu, i'câz ve nübüvvete inanmada güzel bir etki meydana getirir, dünya ve ahiretteki semeresi de güzel olur. Nasıl olmasın ki, Allah Teâlâ, kâtiplerin saya saya bitiremiyeceği pek çok övgüye değer özelliği sadece Kur'an'a bahsetmiştir.
Ne dersin? Arabçaya yani Kur'an diline karşı görevimizi keşke bilmiş olsaydık da gerektiği gibi bunu yerine getirseydik, işte o zaman hem akide alanında, hem de ulusal düzeyde kazanan biz olurduk. Keşke benim milletim bunu bilseydi.
Sonra sayın Muhammed Reşid Rıza, el-Vahyü'l-Muhammedi isimli kitabında Kur'an dili olan Arabçadan şöyle söz eder:
İnsanlığın genel maslahatlarını araştıran bilim adamları bütün insanların ortaklaşa konuştukları müşterek tek bir dilin olmasını hep temenni etmişlerdir; insanlığın müşterek bir dili olsaydı, onunla yardımlaşırlar, onunla kaynaşırlar, eğitim ve öğretim programlarında onunla işbirliğine giderler, ilimde fende ve dünyevi ilişkilerde ortak çalışmalar yaparlardı. İslâm, din, yasama ve hüküm (yargı) konusunda Arabça'yı bütün müminlerin ve O'nun şeriatına boyun eğenlerin dili haline getirmekle bu ideali gerçekleştirmiştir. Çünkü müminler inançlarıyîe, vicdanlarıyle Allah'ın Kitabını ve Peygamberlerinin sünnetini tanımaya, onlarla kulluk etmeye ve kardeşleriyle Kur'an ve sünnet dahilinde birlik oluşturmaya yönlendirilmişlerdir. Kur'an ve sünnet müminlerin dünya ve ahirette mutlu ve egemen olmalarının dayanağıdır. Bu sebeple Kur'an kendisinin Arabça bir kitap olduğunu defalarca ifade etmiştir, insanların kendisini düşünmelerini, anlamalarını, öğüt almalarını ve kendilerini Kur'an'la terbiye etmelerini tekrar tekrar emretmiştir. Mü'min olmayanlar ise, hükmüne boyun eğdikleri şeriatın ve devletin dilini, dünyevi ihtiyaçlarını karşılamak için öğreneceklerdir. Nitekim bütün dünyada bu böyledir ve müslüman Arabların fethettikleri bölgelerde de böyle olmuştur.
Ben (Muhammed Reşit Rıza) el-Menar dergisinde ve tefsirinde Arabça öğrenmenin İslâm dinindeki gerekliliğini ve bu konuda bütün müslümünların fikir birliği içinde olduklarını açıkladım. Nitekim İmam Şafii de Risale'sinde buna dikkat çekmiştir. Rasû-lullah (s.a) ve Raşit halifeler zamanında uygulama da bu yönde idi, ta ki Arabça bilmeyenlerin sayısı çoğaldı, ilim azaldı, cehalet galip geldi, işte o zamandan itibaren insanlar sadece farz ibadetleri ve zikirlerini dinin lisanıyle, yani Arabça'yla yapmakla iktifa ettiler.
Allah Teâlâ en iyisini bilendir.
- Tevhid
- Kur'an
- Sorularla İslam-10.Bölüm
- Sorularla İslam-Bölümler
- ☝📖 المحمية 📖☝
☝https://www.muhammediyye.org/☝
📖-المحمية علي الكتاب و السنة الصحيحة-📖
Öğrencilerimize önemli hatırlatma;
اعوذ بالله من الشيطان الرجيم
بسم الله الرحمان الرحيم
الحمد لله رب العالمين وحده لا شريك له و محمد رسول الله لا رسول و لا نبي بعده و الصلاة و السلام علي آله واهل بيته و اصحابه و امته اجمعين
Kovulmuş şeytandan,Her şeyin yaratıcısı tek rabb,tek ilah,tek gerçek egemen,rahman ve rahim olan Allaha cc sığınırız,her türlü kulluğun,ibadetin,itaatin,faydalı amellerin ve sözlerin tümü sadece ve sadece onun rızası içindir,salatü selam bütün peygamberlerin peygamberi efendimiz,rehberimiz,önderimiz ve örneğimiz Hz Muhammed Mustafa aleyhi efzalussalati vesselama,aline,temiz ehli beytine,davası uğruna savaşan ashabına ve yolunda yürüyen ümmetine olsun.
Sitemizde yeralan çalışmalarımız;başta yüce kitabımız Kur'anı Kerim olmak üzere,temel İslami kaynakların anlaşılmasına yardımcı olmak üzere hazırlanmıştır.Bu çalışmalarda bizlerden ilgisini,yardım ve desteğini esirgemeyen kardeşlerimizden ve cümle müslümanlardan. Allah razı olsun.
📖☝المحمدية علي الكتاب و السنة☝📖☝Muhammediyye☝📖
S.Muhammed Kayaalp El-Haşimi Ks
الامام سيد محمد الهاشمي
Destek olmak isteyen kardeşlerimiz iletişim formundan bize yazınız,Allah razı olsun.S.Muhammed Kayaalp (el-Haşimi) Ks--Arapça Dersleri-İslami Sohbetler-Tevhid-Tefsir-Hadis-Fıkıh-Fetvalar-İrşadlar...↷↷↷↷
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.