☝📖İbrahimi ﷺ Muhammedi ﷺ Hanif İslam📖☝﷽𐰃𐰠𐰯☝📖المحمدية☝Muhammediyye📖☝𐰃𐰠𐰯༺الله أكبر ༻

☝المحمدية☝الاامام سيد محمد هاشمي الموسوي 📖 علي الكتاب و السنة☝

Online Arapça Dersleri Video İzle,Arapça Sarf,Arapça Nahiv Video,Arapça Dilbilgisi Video,Online Arapça dilbilgisi Dersleri,islami ilimler,Kuran tefsiri video izle,islami dini sohbet izle,İslami sorular cevaplar,Muhammediyiz-Arapça Dersleri Temel İslami İlimler-Arapça Dersleri,Online Arapça Dersleri Video,İslami ilimler Video Dersleri,

Soru: Hz. Peygamber'in (s.a) hadiselerinin onun vefatından son­ra toplandığını biliyoruz. Bu toplama işi nasıl yapıldı? Bu hadisleri toplayanların, topladıkları hadislerin sağlamlığını tesbit için aradıkları şartlar nelerdi? Bu hadisler harfi harfine Rasûlullah'ın söylediği sözler midir, yoksa toplanma esnasında lafızları değil de manaları mı esas alı­narak toplanmıştır?

Sorularla islamiyet-17->Cevap: Hz. Peygamber'in (s.a) hadisleri kendisi hayatta iken ya­zılmadı ve biraraya getirilmedi. Rasûlullah, Kur'an-ı Kerim'le karış­maması için hadislerin tedvinini yasakladı. Buna rağmen bazı sahabi-ler, gerek duydukları bazı hadisleri kendileri için yazma hususunda Ra-sûlullah'tan izin istediler. Rasûlullah da onlara bu izni verdi. Fakat bu, ferdî ve sınırlı bir çalışmadır. Raşid Halifelerin Beşincisi isimli kitap­ta belirtildiğine göre, hadislerin yazılmasını ve biraraya toplanmasını ilk defa emreden kişi halife Ömer ibn Abdilaziz'dir (r.a). Hicri 99 se­nesinde hilafet makamına gelir gelmez bu işe teşebbüs etmiş ve bazı âlimlere bu görevi yerine getirmelerini emretmişti. Buharî'nin Sa­hih'inde rivayet ettiğine göre Ömer ibn Abdilaziz, Ebubekir ibn Hazm'a bir mektup yazarak ona şöyle demişti: "Bak, araştır. Rasûlul-lah'ın (s.a) hadisine dair her ne varsa yaz (yahut yazdır). Zira ben ilmin yok olup âlimlerin de tükenmesinden korkuyorum. Hz. Peygamber'in hadislerinden başkasını da yazma. Alimler de ilmi ifşa edip yaysınlar, ders vermek için (belli bir yerde) otursunlar ki bilmeyenlere de öğre­tilmiş olsun. Çünkü ilim gizli tutulmadıkça yok olmaz."


İmam Mâlik'in el-Muatta isimli eserinde rivayet edildiğine göre Ömer ibn Abdilaziz, Medine valisi ve kadısı Ebubekir ibn Muhammed ibn Amr ibn Hazm'a yazdığı mektupta şöyle demiştir: "Bak, araştır. Rasûlullah'ın (s.a) hadislerine dair ne varsa onu yaz. Çünkü ben ilmin yok olmasından ve âlimlerin de tükenmesinden korkuyorum."


Ömer ibn Abdilaziz bununla da yetinmemiş, diğer bölgelerdeki yetkililere de mektuplar yazarak, onların da Hz. Peygamber'in (s.a) ha­dislerini araştırıp toplamalarını emretmiştir.


Onun döneminde hadisleri ilk defa derleyip toplayan ve onları hicretin 100. yılında yazan İmam Şihabüddin ez-Zühri'dir. O da bunu halife Ömer ibn Abdilaziz'in teklifi üzerine yapmıştır. İbn Hacer el-As-kalânî Fethu'l-Bârî bi Şerhi'l-Buhârt isimli eserinde bu şekilde anlatır.


İslâm tarihinin bu altın döneminde hadis râvileri ve kâtipleri riva­yetleri tam bir titizlikle inceliyorlar ve râvilerin adalet, doğruluk, ezber ve dini yaşayış yönlerini araştırıyorlardı. Tek bir şahsın rivayetiyle ye­tinmiyorlar, bilakis bir hadisi kaç kişi rivayet etmişse onlardan da al­mak için hepsinin peşine düşüyorlar, onları da inceleyip araştırıyorlar­dı. Bu araştırma ve incelemeleri tamamlamak için uzun yolculuklar gerçekleştiriyorlardı. Tek bir hadisin rivayetini sağlamlaştırmak uğru­na uzun bir yolculuğu göze alıyorlardı.


Meselâ bu yolculukları yapanlardan birisi de Ebû Eyyııb el-Ensâ-rî'dir. Ebû Eyyub, Rasûlullah'tan duyduğu bir hadisi kendisi gibi duyan Ukbe ibn Âmirle görüşmek ve söz konusu hadisi ona da sormak için onun bulunduğu Mısır'a kadar gider. Mısır Emiri Mesleme ibn Mahled el-Ensari'nin konağına geldiği vakit Mesleme onu karşılamak için çı­kar ve onunla kucaklaşır. Sonra ona der ki: "Seni buralara kadar geti­ren sebep nedir, ya Abâ Eyyub?" Ebû Eyyub der ki: "Rasûlullah'tan (s.a) dinlediğim bir hadis var. Bu hadisi Rasûlullah'tan bizzat işiten kimselerden benim ve Ukbe ibn Amir'in dışında hiç kimse hayatta kal­mamış. Yanıma birisini ver de beni onun evine götürsün."


Mesleme, Ebû Eyyub'u Ukbe'nin evine götürecek bir rehber verir. Oraya vardığında Ukbe dışarı çıkar ve kucaklaşırlar. Sonra ona der ki: "Seni buraya getiren sebep nedir, ey Ebû Eyyub?" Ebû Eyyub şöyle der: "Beni buralara getiren sebep Rasûlullah'tan (s.a) dinlediğim bir hadistir. Bu hadisi Rasûlullah'tan bizzat işiten senden ve benden başka kimse kalmamış. Bu hadis bir mü'minin ayıbını örtmekle ilgilidir." Bunun üzerine Ukbe şöyle der: "Evet, Rasûlullah'm (s.a) şöyle dediği­ni işittim: "Kim dünyada bir mü'minin ayıbını örterse Allah da âhiret-te onun ayıbını örter." Ebû Eyyub şöyle der: "Doğru söyledin." Sonra Ebu Eyyub oradan ayrılır, Medine'ye dönmek üzere binitine biner.


Hadis râvileri ve hadisleri toplayan âlimler Rasülullah'ın (s.a) ağ­zından çıkan her kelimeyi tesbit edip zaptetmek hususunda çok büyük bir gayret sarfediyorlardı. Aslolan, Rasûlullah'tan (s.a) işitilen lafızla rivayetin yapılmasıdır. Râvi, hadisin lafızlarından herhangi birisinde tereddüte düştüğü zaman onu kendi tercih ettiği şekilde rivayet eder sonra: "Veya Rasûlullah (s.a) belki de şöyle şöyle söylemiştir" diyerek önceki lafızlarla aynı anlama gelen başka lafızları zikrederdi. Bütün bunlar hadis rivayeti konusunda ne kadar titizlik gösterildiğinin delili­dir. Hadislerin mana olarak rivayet edildikleri iddiası hiçbir değeri ol­mayan geçersiz bir sözdür. Bu tür iddiaları Hz. Peygamber'in sünneti­nin değerini düşürmek ve hadislerin ona nisbetinde kuşkulara sebep ol­mak isteyenler ortaya atıyorlar. Halbuki başlangıcından sonuna kadar belki de bütün insanlık tarihinde Hz. Peygamber'in sünneti ve hadisle­ri kadar dikkat ve titizlikle insanlara nakledilen başka söz yoktur.


Hadis bilginleri, Rasûlullah'a (s.a) söylemediği bir sözü isnad eden veya onun yalan uyduran kimsenin yakasını bırakmıyorlardı. Bi­lakis sünnete karşı yapılan bütün iftiraları ve uydurulan şeyleri sonuna kadar araştırıyor ve çürütüyorlardı. Bu konuda ölümsüz eserler yaz­mışlardı. Bu eserler, müelliflerinin Hz. Peygamber'in hadisine hizmet konusundaki samimiyetlerinin; şüphelerin, iftiraların ve uydurulan şeylerin ortadan kaldırılmasmdaki hayranlık uyandıran gayretlerinin birer şahididir.


Bazı bilginler bir hadisin mana olarak rivayetine cevaz verdikle­ri zaman bunun ancak lafzen rivayetin imkansız olduğu durumlarda ve hadisin manasını bozmamak, ya da her hangi bir ilave ve eksiltme yapmamak şartıyle geçerli olduğunu söylerler. Bununla beraber, özel­likle âlimler ve muhaddislerin bütün hadisleri müslümanlarca itimat edilen sağlam kitaplarda topladıktan sonra bir müslümanın hadis ri­vayet ederken bunu lafız olarak nakletmeye özen göstermesi daha münasiptir.

Bu Bölümdeki(17) Diğer Sorular için aşağıdaki menüye bakınız↷↷↷
  • Tevhid
  • Kur'an
  • Sorularla İslam-17.Bölüm
  • Sorularla İslam-Bölümler
  • ☝📖 المحمية 📖☝


https://www.muhammediyye.org/

📖-المحمية علي الكتاب و السنة الصحيحة-📖

                   Öğrencilerimize önemli hatırlatma;


اعوذ بالله من الشيطان الرجيم

 بسم الله الرحمان الرحيم

 الحمد لله رب العالمين وحده لا شريك له و محمد رسول الله لا رسول و لا نبي بعده و الصلاة و السلام علي آله واهل بيته و اصحابه و امته اجمعين

Kovulmuş şeytandan,Her şeyin yaratıcısı tek rabb,tek ilah,tek gerçek egemen,rahman ve rahim olan Allaha cc sığınırız,her türlü kulluğun,ibadetin,itaatin,faydalı amellerin ve sözlerin tümü sadece ve sadece onun rızası içindir,salatü selam bütün peygamberlerin peygamberi  efendimiz,rehberimiz,önderimiz ve örneğimiz Hz Muhammed Mustafa aleyhi efzalussalati vesselama,aline,temiz ehli beytine,davası uğruna savaşan ashabına ve yolunda yürüyen ümmetine olsun.

Sitemizde yeralan çalışmalarımız;başta yüce kitabımız Kur'anı Kerim olmak üzere,temel İslami kaynakların anlaşılmasına yardımcı olmak üzere hazırlanmıştır.Bu çalışmalarda bizlerden ilgisini,yardım ve desteğini esirgemeyen kardeşlerimizden ve cümle müslümanlardan. Allah razı olsun.

   📖☝المحمدية علي الكتاب و السنة☝📖☝Muhammediyye☝📖

             S.Muhammed Kayaalp El-Haşimi Ks

الامام سيد محمد الهاشمي

Destek olmak isteyen kardeşlerimiz iletişim formundan bize yazınız,Allah razı olsun.S.Muhammed Kayaalp (el-Haşimi) Ks--Arapça Dersleri-İslami Sohbetler-Tevhid-Tefsir-Hadis-Fıkıh-Fetvalar-İrşadlar...↷↷↷↷




Soru: Hz. Peygamber'in (s.a) hadiselerinin onun vefatından son­ra toplandığını biliyoruz. Bu toplama işi nasıl yapıldı? Bu hadisleri toplayanların, topladıkları hadislerin sağlamlığını tesbit için aradıkları şartlar nelerdi? Bu hadisler harfi harfine Rasûlullah'ın söylediği sözler midir, yoksa toplanma esnasında lafızları değil de manaları mı esas alı­narak toplanmıştır? Rating: 4.5 Diposkan Oleh: ☝الاامام سيد محمد هاشمي الموسوي☝المحمية

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.